Kayıtlar

Mayıs, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yeni M Serisi 135i

Resim
Spor ve hızlı otomobil denilince belli markalar akla gelir ve bu markalar arasında şüphesiz BMW ilk sıralarda yer alır. BMW normal serilerinin yanında M serisiyle hep bir adım önde olmaya devam ediyor. Işte M serisinin en yeni oyuncağını anlatacağım bu yazımda M 135 i ile ilgili kisada olsa bilgi vermek istiyorum. BMW M 135 i 5 ve 3 kapılı olarak iki sekildede mevcut. Spor modelinde 8 ileri otomatik vites seçeneği bulunan BMW M 135i 0′dan 100 km’ye manuel şanzımanla 5.1 sn, spor 8 ileri otomatik şanzımanla 4.9 saniyede ulaşıyor. Tam bir guc makinesi yapmış olan BMW, logonun hakkını fazlasıyla vermiş.   Aşağıdaki BMW 135i tanıtım videosunu izledikten sonra ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacagınızdan şüphem yok :) BMW M 135i Teknik Özellikler Silindir Hacmi 2979 cc Beygir Gücü 230 hp Maksimum Tork 450 nm Yakıt Turu Benzin Şanzıman Tipi Otomatik Vites Vites Sayısı 8 ileri Ortalama Tüketim 7.5 lt Maksimum Hız 250 km 0-100 Km Hızlanma 4.9 sn Karoser Tipi

Ayriliklar Hep Ayriliktir

Uzun, kısa her nasıl olursa olsun yolculuğun başladığı zamanlardan bir süre sonra; bir mola yerinde belki, belki bir başka yerleşim yerinde. Gökyüzüne baktığınızda nasıl değiştiğini fark edersiniz. O bıraktığınız yerin gökyüzü değildir, farklıdır. Oysa matematiğiniz, fiziğiniz tüm öğrendiklerinizle bilirsiniz ki ne kadar yer değiştirirseniz değiştirin ay hariç gökyüzünde ki yıldızların yerini, yıldızları değiştirecek kadar uzaklaşamamışsınızdır bıraktığınız yerden. Ayrılıklar kavuşmalara götürse bile ayrılıktır. Gözleriniz ayrılığın hüznüne o gözlüğün ardından bakmaktadır. Sevdiklerinizden ayrılıyorsanız. Bıraktığınız her şey döndüğünüz de siz fark etmemiş olsanız bile değişecekse. Ve giderken bıraktıklarınızdan bazıları döndüğünüzde orada olmayabilirlerse. Giderken size el sallayan herkese, her şeye dikkatli bakın, içten ve derinden el sallayıp vedalaşın. Gökyüzüne baktığınızda size daha yakın, daha tanıdık bir gökyüzü gibi gelecektir o uzakta ki gökyüzü. Ve ayrılıkl

Ambalaj Tasarimi Nasil Yapilmali?

Resim
Ambalaj tasarımı , birçok farklı aşamadan oluşur. Dolayısıyla ambalaj tasarım fiyatlarını da belirleyen birçok unsur vardır. Üretici firmanın tercihleri ve yapacağı seçimler doğrultusunda ambalaj tasarımı gerçekleşir. Ebat: Ambalaj tasarımlarının ebat ve boyutları ambalajlanacak olan ürünün türüne, imajına, ağırlığına ve şekline göre değişiklik gösterir. Ambalaj, aynı zamanda reklam özelliğini de taşıdığı için dış taşarım son derece önemlidir. Kullanılan Malzeme: Ambalaj tasarımlarında fiyatın aşağı yukarı belirlenmesini sağlayan en önemli aşama, ambalajda kullanılacak olan malzemedir. Buna göre kağıt, karton, plastik, kumaş, Pvc, tüp, ahşap, cam ve çeşitli metaller ürün ambalajlamada kullanılabilir. Malzeme türü, ambalaj maliyetini belirleyen en önemli faktördür. Tek renk ya da Renklilik: Urün ambalajlarında tek renk ya da renkli seçimler tamamen üretici firmanın beğenisi ve tercihi ile ortaya çıkar. Tek renkli ambalajların maliyeti düşükken, renkli ambalajların üretim mal

Kullanici Dostu Site Nasil Tasarlanir?

Resim
İnternet ile tanışan ve bir şeyler yaparak başarılara imza atmak isteyen herkes mutlaka web tasarım konusunda araştırmalar yapmış ve bazı denemeleri olmuştur. Fakat çok az bir kısmının başarılı olduğunu söyleyebilirim. Çünkü kullanıcı dostu siteler tasarlamak yerine arama motorlarına yönelik siteler geliştirerek, kısa sürede sonlanacak projeler ile zaman kaybetmekteyiz aslında. Bu yüzden herkesin düştüğü hataya siz de düşmeyin diye bazı püf noktaları sizinle paylaşmak istedik. Peki ama kullanıcı dostu bir web sitesi özellikleri nelerdir? Son güncellemelerinizi tüm sayfalarınızda göstermelisiniz. Çok eski bir içeriği okuyor dahi olsanız, ziyaretçileriniz güncel bilgilere kolayca ulaşmak isteyecektir. Bu yüzden yan menüde güncel haberler kısmına yer verebilirisiniz. Mutlaka site içi arama özelliğini aktif edin Ziyaretçileriniz sitenizde dolaşırken ulaşamadığı bilgileri sorgulamak ve zaman kaybını engellemek isteyecektir. Bu yüzden onların kolayca ulaşabileceği bir alanda aram

Italya Bisiklet Turu Giro Bitti

Resim
Giro bitti. Nibali kazandı hem de hakkıyla. Cadel Evans 3. Oldu. Hazırlksızdı, o yüzden müthiş bir turdu onun için. Fransa bisiklet turunda varlar. Contador yoktu. Fransa bisiklet turunda göreceğiz. Andy Schleck de yoktu. O da Fransa bisiklet turunda olacacak. Wiggins Fromme’un domestiki olarak Fransa bisiklet turunda yarışacak. Giro hava şartları çok ağır bir tur oldu bu yıl. Astana Nibali ile kazandı. Sky Team treni kırılabilirmiş. Uran ikinci oldu ama Sky efsanesi büyük bir yara aldı. Cavendish yine kırmızı mayoyu alarak Fransa Bisiklet Turunda yine onun nefis bitirişlerini göreceğiz. Giro çok nefis bir üç hafta olarak bitti. Nibali kazandı..Yağmur ,kar, çamur her şey vardı ..Çok zevkliydi. Caner Eler ve Sarper Günsal da Eurosport da bize nefis bir üç hafta sundular. Niali birinci, Uran Uran ikinci Cadel Evans üçüncü oldu. Kırmızı mayo Cavendısh’in. Güzel günlerdi. Artık seneye.

Asus Padfone

Resim
Aslinda yaziya baslamadan basligin bir cok seyi anlattigini dusunuyorum. Asus bu aralar koptu gidiyor tutana askolsun :) Belkide bir cogumuzun hayal ettigi 3′u bir arada tadinda yepyeni urunu ile karsimiza cikan Asus bayagi bir is yapacak gibi. Dusunsenize elinizde akilli telefonunuz ve bir anda pade takarak tum bilgileri aninda pad’de goruyor, dilerseniz klavye ile de netbook oluyor. Yok artik dediginizi duyar gibiyim. Demek ki hala Asus Padfone ‘dan habersizsiniz. Bu 3′lu kombineye sahip urunun en buyuk ozelligi hem telefon, hem pad, hem de netbook olusu. Bense yazimda sizlere bu cihazin teknik ozelliklerinden cokca bahsetmeyecegim, zaten bahetmeye kalksam bu yazi bitmez. En iyisi merak ettiginiz tum detaylari Asus’un PadFone sayfasinda incelemeniz. Asagida sizinle paylasacagim videoda zaten bu cihazin neler yaptigini kendi gozlerinizle de goreceksiniz. Inanip inanmamak tamamen size kalmis :) Ben en cok; hani su padle oynarken kalem gibi gorunen sirin seyin bir anda tele

Olumsuzluk ve Genler

Resim
Kendimizi dünyanın merkezine oturtup, oradan bütün dünyayı seyretmeyi kendimizi adam yerine koymayı çok severiz. Şimdi söyleyeceğim düşünce sizi de benim kadar tedirgin edebilir. Birileri, bir şeyler sizi kullanıyorlar. Kim? Ne? Nasıl? Hani şu ölümsüzlüğü arıyoruz ya, onu bir şekilde bulanlar. Hemen uzaylılar, bu hikayede sıktı diyebilirsiniz. Uzaylılar mı? Bu sorunun yanıtını bilmiyorum. Bildiğim tek şey kullanıldığım. Kullanma tarihim geçince de benim de devre dışı kalacağım. Sizde, genlerinizden söz ediyorum. Bir çoğu yaşamın oluştuğu ilk anda oluşmuş şu anda sizde, çocuğunuza aktarılmış ya da aktarılmayı bekliyor. Sizden devam ederek sürdüğü nesiller kadar ileriye gitmeyi tasarlayan bir yapı. Hem çoğu da değişmemiş. Değişenleri de siz de olan. Sizi bu aktarım işi, kullanan. Genleriniz . Hem de o aradığınız ölümsüzlüğü, ölümsüzlüğü olmasa bile çok, çok uzun yaşayan genleriniz. Başka değişle o genlerin taşıyıcısı siz. Sizden önce babanız, dedeniz, dedenizin bab

Dogru Web Tasarimi Nasil Olur?

Resim
Teknolojinin ilerleyip ve hayatın sürekli modernleşmesi ile birlikte tanıtım araçları da farklılaşmaya başladı. En güncel tanıtım şekli ise Web sayfaları. Daha fazla insana ulaşmayı sağlayan bu yöntemin tasarımla birleşmesi Web sayfalarının daha etkili olmasını sağlıyor. Web tasarımı , Web sayfalarının görsel ve işlevsel yüzüdür. Grafik ve menü gibi görsel kısımlarla birlikte kullanımı kolaylaştıran ve hızlandıran kodlamalarla oluşur. Firma ve çeşitli kuruluşların ürün ya da hizmetlerinin tanıtımı için gerekli olan Web tasarım pazarlama başarısı ile doğru orantılıdır. Günümüzde yaygın olarak kullanılan Web sayfalarının tasarım ile öne çıktığını düşünürsek Web tasarım, tanıtımda başarılı olmanın tek yoludur. Düşük maliyetli ve etkili oluşu nedeniyle en çok tercih edilen tanıtım ya da reklam türü olarak kabul edilir. Dikkat çekmek, takip edilmek ve başarılı bir Web sayfasına sahip olmak için sayfa tasarımının profesyonelce yapılması gerekiyor. Bu yüzden tasarımı yapılan Web sayfası

Afis Tasariminda Dikkat Edilecekler

Resim
Afiş, oluşana kadar birçok farklı aşamadan geçmektedir. Tasarım ve üretim aşamalarında harcanan emek, afiş tasarımının fiyat tablosunu belirler. Afiş tasarım fiyatlarını belirleyici birçok etken bulunmaktadır. Renk: Afiş tasarımı tek renk ya da renkli olarak uygulanabilir. Renk seçimi ve renk sayısını afişin tasarım özelliği belirler. Tek renklilik ya da çok renklilik, üretim performansı üzerinde etkili olduğu için fiyat belirleme önemlidir. Ebat: Afişler genellikle 25x35cm, 35x50cm ve 50x70cm ebat ve boyutlarla hazırlanır. Müşteri talebine ve ihtiyaca göre ebatlar büyür ya da küçülür. Ebatlarla orantılı olarak afiş fiyatları da farklılık gösterir. Baskı Teknikleri: Afiş türü, grafik tasarımı ve görsel birçok çalışma afişin basımını belirler. Buna göre afişin basımı matbaa ya da dijital baskı teknikleri ile hazırlanmaktadır. Afişin basımında kullanılan baskı teknikleri maliyet üzerinde etkilidir. Adet: Sektörel ihtiyaca ve amaca göre afiş adedi belirlenir. Belirli sayıl

Web Makalesi Nasil Etkili Olur?

Resim
Web sitesi sahibi iseniz ve Google üzerinde sitenizi daha yüksek sıralamalarda görmek istiyorsanız SEO kavramı ile bugüne kadar mutlaka karşılaşmış olmanız gerekir. Seo konusundaki en temel kriterin de Özgünlük kavramı olduğunu tahmin edebilirsiniz. Özgün içerik neden önemlidir? Eğer bir konu hakkında yeni veriler üretemiyorsanız, güncel bilgileri okurlarınız ile paylaşmıyorsanız; okurlarınız daha önce internet üzerinde herhangi bir yerde gördükleri metinleri yeniden okumak istemeyecektir. Durum böyle olunca sitenizden çıkacak ve sitenize kendisini yönlendirecek olan Google arama motoruna karşı da daha az güven hissi duyacaklardır. Bunun bilincinde olan Google, müşterisi olan her ziyaretçiyi daha doğru ve daha güncel bilgilere yönlendirmeye çalışıyor. Bu fikir doğrultusunda özgün içerik üretmeniz için sizi teşvik ediyor ve özgün içeriğe sahip olan siteleri Google organik arama sonuçlarında daha üst sıralarda çıkarmaya özen gösteriyor. Diğer türlü kopya içerik barındıran sitel

Kitap Okumak Guzeldir

Resim
Bir akşam eve geldiğinizde evinizin kalabalık olduğunu farkedersiniz. Aslında ev çok ama çok ıssızdır. Birileri yoktur artık hayatınızda. Olması gereken birileri yoktur.. Sizi derin sızıların ortasında bırakıp sessizleşmişlerdir. Duvarlar gibidir kalabalıklar. Yalnızlığın adıdır bu sessizlik. Kaybediş şekliniz çok büyük veya çok küçük bir nedendir, farketmez. Ev sessizleşmiş. Yalnızlığınız baş köşeye oturmuştur.. Gece yarılarının sessizliği, gündüzlerinizi ele geçirmiş. Kütüphanenin kuytu köşelerinden birine saklanmış bir kitabı ele geçirirsiniz. Yüzyıllık Yalnızlık. Hayır açmayın o kitabı okumayın o ruh halinizle. Başka bir kitabı bulun kuytulardan. Kırmızı Pazartesi, Marquez nasıl yazmışsa öyle okuyun. Derinlemesine kendinize yorum yapmayın. Hırslanın çevredekilerin duyarsızlıklarına, kendinizi katmayın. Kitap tam bu sırada anlam kazanır hayatınızda. Tadını çıkarın denemez ama yaslanın kitaba alın kızgınlığınızın en koyu yerini.

Kahve Nasil Icilmeli?

Resim
Tam bütün her şeyden vazgeçmiş. Günün koynuna gelişi güzel kendinizi bırakmaya hazırlanırken masanızın üstünde bulursunuz kahvenizi. Öyle ağzınızın pek tadı da yoktur ama. İlk önce yanında ki suya uzanıp bir yudum alırsınız. Ağzınızın kahveye hazır olması için. Sonra sandalyenizi ya da koltuğunuzu düzeltirsiniz. Nasıl alıştıysanız öyle. Arkanıza yaslanıp hazırlanırsınız. Kahve öyle kolay içilen bir içecek değildir. Her durumunuzu hazır etmeden içilmez. İçerseniz de içtiğinize kahve denmez. Isısı yerinde olacak. İlk yudumu alırken dudaklarınız yanacak. Bir bakış teşekkürle getirene. Sonra aralıklarla her sıcaklığını ayrı bir yudumda tadacaksınız. Son yudum soğumuş olacak. Telvesi dilinizin üstünde kalacak, kokusu nefesiniz de.. Bir kahve istedi canınız değil mi? Böyle içilir kahve, Tadı da böyle çıkar…

Biraz Daha Fazla Yerdeyim

Resim
Beni takip eden var mi, yazdiklarimi okumaktan hoslanan var mi bilemiyorum. Ama bir suredir (bu sure ciddi uzun bir sure) ara verdigim Weblogumda artik daha aktif olmaya karar verdim. Sadece bura disinda aslinda iki farkli blogda daha yaziyorum. Bunlardan ilki Oksijenci , bir digeri ise Hayat Masalı . Her ikiside guncel kisisel bloglar birinde daha cok hayata dair tespitler paylasilirken bir digerinde daha cok dusunceler yer aliyor. Eger internette biraz faydali birseyler okuyayim cop sitelerden sikildim diyorsaniz belki bir goz gezdirirsiniz? Ilerleyen zamanlarda tekrar gorusmek uzere, gununuz guzel olsun. Yaziya son noktayi ise bir kahve molasi ile iyi gidecek bir sarki ile noktalayayim. Iyeoka Simply Falling Iyeoka Kimdir? Tam adi Iyeoka Ivie Okoawo olan sarkici Massachusetts, Boston Amerika dogumlu. Unlu yapimcilardan biri olan Neyzen'in kesiflerinden biri. Kimine gore ses tonunda bir Amy havasi var (bana kalirsa Amy farkli bir kizdi) yinede sesin renk tonu oldukca

Proton Ne Ise Yarar?

Atom altı parçacık denilince akla ilk Proton gelir. Hemen sizde hatırladınız. Evrenin her tarafında var. Proton ne iş yapar? Öyle adının bu kadar çok çıktığına bakıp da yanıtı çoktan bulunmuştur. Ben bilmiyor olabilirim diyebilirsiniz. Ara sıra aldığı pozitif yük nedeniyle elektronu kontrol ediyor, pek yanından ayırmıyor fikri de söylenecek bir fikirdir. Olabilir gibi. Proton o mahallenin en ortada gezinen ama bakkalından bu güne kadar hiç bir şey aldığı görülmemiş, manava selam vermemiş, ne yer ne içer bilinmeyen, dik başlı, yaşlanmayan, verdiğiniz selamı almayan, selam vermeyen, ara sıra komşunuz hidrojen atomu kılığında ortaya çıkan bir gizli ajandır. Elektron denilen mahallenin haylaz çocuğu elektron onu görür görmez hemen durulur süklüm büklüm yanında dolanmaya başlar. Ara sıra dolanmaktan vazgeçip başka yerlere de gider ama ondan korkarcasına başka yerde de onu görünce hemen aynı şekilde sakin sakin etrafında dolaşmaya başlar. Aslında Proton bir kişide değildir. Üç

Kucuk Prensi Hatirlarmisiniz?

Tanıştığımızda ilkokul kitabımızın bir küçük sayfasıydı. Çölün ortasında kalmış bir uçak. Bir küçük çocuk. Çölün o bunaltan sıcağının esintisinde: - Bana bir kuzu resmi çizer misin? O çocuk aklımla onun benim resmimi çizmesini istediğimi nereden bilirdim ki? Başucumun değerli kitabı, hayatımın her döneminin değerli arkadaşı Küçük Prens. Okuduysanız sizin de arkadaşınız olmuştur eminim. Daha henüz arkadaş olmadıysanız deneyin. O zaman kuzu olan koyuna gelince. Gülü yemeyecek kadar hayatı biliyorum ve terbiye oldum. Arkadaş ve dost nedir onları da öğrendim. Gülün kim olduğunu senin kadar olmasa da anladım. Ne zaman istersen gel beni de al gezegenine. Senin gibi fil yutmuş boğa yılanını görebilen arkadaşlara hala ihtiyacım var benim. Yılan hiç dert değil.

Kiymet Bilerek Yasamak

Bizim dünyamızın olmazları… Yaşıyoruz. Hem de çok güzel. Aslında sınırlarımız, özellikle yaşam sınırımız evrenin o kadar dar bir alanında ki inanılmaz. Olasılıklarımızı bir ölçmeğe kalkarsak, bir hesaplama zincirine vurursak bizim yaşama şansımızın o kadar dar bir alanda yer aldığını buluruz ki şaşarsınız. Güneşin dünyaya gönderdiği ışınlardan başlayalım. Helyum döteryum oluşması için ısı sınırı o kadar dar ki biraz fazla olsa, biraz az olsa güneş ışını olmayacak, tabi dünyada yaşam da. Dinazorlar niye yok oldu..? Karalarda yaşayan en büyük hayvan fil, nasıl tüketiyor. Yiyecek bulmak için nasıl bir çaba içerisinde şu anda? Günün on sekiz saatin de yemek zorunda. Fili iki misline çıkartın. Gerekli zaman otuz altı saat, peki gün kaç saat? Olmazların sınırı böyle başlıyor. Bir başka soru daha. Kaç derece ısı aralığında yaşıyoruz? Tek hücreli canlıları biraz dışarıda tutarsak sınırımız biraz daha az. Eksi yetmiş, artı 100 C. Çok zorlama ile. Evrenin büyük, çok büyük